- zaman birimi
- единица времени
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
zaman birimi — is., gök b. Tekrarlanan gök olaylarına dayanılarak seçilen zaman aralığı Güneş günü. Yıldız günü … Çağatay Osmanlı Sözlük
zaman — is., Ar. zamān 1) Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde, daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım. Ö. Seyfettin 2) Bu sürenin belirli bir parçası, vakit Efendiler,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
birim — is. 1) Bir kümenin her elemanı 2) Bir çokluğu oluşturan varlıkların her biri, ünite 3) Bir niceliği ölçmek için kendi cinsinden örnek seçilen değişmez parça, vahit Uzunluk birimi metredir. 4) Herhangi bir kuruluştaki alt bölümlerden her biri 5)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
saniye — is., Ar. ṣāniye 1) Bir dakikanın altmışta biri olan zaman birimi Bütün bu hadise hemen bir yirmi saniye içinde olup bitmişti. S. F. Abasıyanık 2) Bir derecenin altmışta biri 3) Fizik ve mekanikte zaman birimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
salise — is., Ar. ṣāliṣe Saniyenin altmışta biri olan zaman birimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaş — 1. sf. 1) Nemli, ıslak, kuru karşıtı 2) Kendi suyunu, canlılığını yitirmemiş, kurumamış, kurutulmamış, taze 3) is. Gözyaşı 4) argo Kötü Bugün işler yaş. 5) argo Zor Birleşik Sözler yaş çayır yaş kesim yaş pasta yaş sebze … Çağatay Osmanlı Sözlük
Ottoman military band — A modern mehter marching band Ottoman military bands are thought to be the oldest variety of military marching band in the world. Though they are often known by the Persian derived word mahtar (مهتر; mehter in Ottoman Turkish) in the West, that… … Wikipedia
bağdadi — sf., Ar. baġdādī 1) Ağaç direkler üzerine çakılmış çıtalara sıva vurularak yapılan (duvar veya tavan) Eski bir deponun ön tarafında, depodan bağdadi bölmelerle ayrılmış harap bir odaydı, işe başladığım zaman yazıhanem. N. Cumalı 2) is. Yapılarda… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırat — is., Ar. ḳīrāṭ 1) Elmas, zümrüt vb. değerli taşların tartısında kullanılan, 0,20043 g olan ağırlık ölçü birimi 2) mec. Nitelik, değer, düzey, seviye Karşısındaki oyuncu belki de orta kıratı hiçbir zaman geçmeyen birisi idi. T. Buğra Atasözü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük